Mide küçültme ameliyatı veya tıbbi adı ile bariyatrik cerrahi, obezite tedavisinde kullanılan cerrahi prosedürlerdir. Mide küçültme ameliyatları ile aşırı kilolu veya obez bireylerin kilo kaybının teşvik edilmesi, obeziteye bağlı gelişebilecek sağlık sorunlarının iyileştirilmesi veya önlenmesi hedeflenir. Mide küçültme ameliyatlarının temel prensibi mide boyutunu azaltarak kişinin daha az yemek yemesini sağlamak ve daha hızlı doymasına yardımcı olmaktır. Böylece kişiler günlük beslenmelerinde kalori açığı yaratarak hızlı bir şekilde zayıflayabilir.
Kişilerin mevcut sağlık durumları, vücut kitle indeksleri ve ameliyattan beklentilerine göre farklı cerrahi yöntemlere başvurulabilir. Bariyatrik cerrahi alanında uzman hekim ile gerçekleştirecek olan görüşmelerde doktor hasta için ideal olan yöntemi belirleyebilir ve talep edeceği tetkikler ile hastanın ameliyat için uygunluğuna karar verebilir.
Kimler Mide Küçültme Ameliyatı Olabilir?
Mide küçültme ameliyatı, 18- 65 yaş aralığında bulunan, sağlık durumu ameliyat için elverişli olan kişilere uygulanabilir. Ameliyat sırasında anestezi uygulanacağından kişilerin anesteziye yönelik bir alerjisi bulunmaması gerekir. Bunların yanı sıra hastalar ameliyata başvurabilmesi adına dünya literatüründe kabul edilmiş belirli kriterlere sahip olmalıdır. Bu noktada vücut kitle indeksi (VKI) gündeme gelir. VKI, kişilerin kilosunun boyunun metre cinsinden karesine bölünerek hesaplanan bir değerdir. Bu değer kişilerin obezite seviyelerini gösterir. Ameliyat için uygun olan kişiler ve VKI değerleri aşağıdaki gibidir.
- Vücut kitle indeksi 40 kg/m2 olan kişiler
- Vücut kitle indeksi 35- 40 kg/m2 aralığında olan kişiler
- Vücut kitle indeksi 30- 34.9 kg/m2 aralığında bulunan ve tip 2 diyabet, uyku apnesi veya hipertansiyon gibi bazı metabolik hastalıklara sahip olan kişiler
- Vücut kitle indeksi 30 kg/m2 üzerinde ve metabolik hastalıkları olan daha öncesinde başarısız diyet girişimleri olan kişiler
Mide Küçültme Ameliyatı Çeşitleri Nelerdir?
Bariyatrik cerrahi alanı her geçen gün gelişmeye devam eder. Son yıllarda en sık uygulanan ve başarılı sonuçlar elde edilmesini sağlayan bazı mide küçültme ameliyatı çeşitleri bulunur. Mide küçültme ameliyatlarının bazı yaygın türleri aşağıdaki şekildedir.
Tüp Mide Ameliyatı
Tüp mide ameliyatı, midenin yaklaşık olarak%75’lik bir kısmının çıkarılması ve midenin ince bir tüp şeklinde şekillendirilmesi işlemlerine dayanır. Mide hacminde ciddi bir düşüş yaratan bu adımlar ile hastanın daha az yemek yemesi ve hızla doyması sağlanır. Buna ek olarak ameliyat sırasında açlık hormonu üreten mide bölümü de alınarak hastaların açlık kontrolünü sağlayabilmesi de hedeflenir. Ameliyat, laparoskopik yöntemlerle, kapalı olarak gerçekleştirilen bir ameliyattır. Tüp mide ameliyatı geri döndürülemeyen bir cerrahi yöntemdir.
Roux-en-Y Gastric Bypass
En sık uygulanan cerrahi yöntemlerden biri olan Roux-en-Y Gastric Bypass hem mideye hem de bağırsaklara müdahale edilen bir ameliyattır. Ameliyat sırasında midenin bir kısmı devre dışı bırakılır ve mide küçük bir hale getirilir. Yeniden şekillendirilmiş olan küçük mide ile 12 parmak bağırsağı birleştirilir. Böylece bağırsağın bir kısmı da devre dışı bırakılır. Açığa çıkan organ şekilleri “Y” harfini andırır. Ameliyat ile hastanın tükettiği besin miktarı sınırlandırılırken, bağırsağın devre dışı kalan kısmı nedeniyle besinlerin emilim miktarı da sınırlandırılır.
Ayarlanabilir Gastrik Band
Bu prosedürde, ince bir bant (band) mide üst kısmına yerleştirilir. Bu bant, midenin üst bölümünü küçülterek yiyeceklerin daha yavaş bir şekilde mideye geçmesini sağlar. Ayarlanabilir gastrik band, hormonal dengeyi etkisinden ziyade mekanik etkileriyle ön plana çıkan bir yöntemdir. Mide hacmini sınırlandıran yöntem özellikle geri döndürülebilir olması nedeniyle tercih edilir.
Biliopankreatik Diversiyon (BPD) ve BPD/DS
Müdahale alanı en geniş olan mide küçültme ameliyatı yöntemi biliyopankreatik diversiyon ameliyatıdır. Bu prosedürde hem mide hem de bağırsakların büyük kısmı alınır. Böylece tüketilen besinin azaltılması ve besinlerin emiliminin ciddi bir ölçüde azalması hedeflenir. Yapılan müdahalede midede küçük bir cep oluşturularak mide hacmini ciddi oranda azaltılır. İnce bağırsağın ciddi bir kısmı devre dışı bırakılarak yeni oluşturulan mide ile bağırsak yapısı birbirine bağlanır. Bu ameliyat türü diğer mide küçültme ameliyatlarına göre oldukça ciddi adımlara sahiptir. Bu nedenle morbid obez seviyesindeki bazı hastalar için önerilen bir ameliyat şeklidir.
Mide küçültme ameliyatı fiyatları hakkında detaylı bilgi için Whatsapp iletişim hattımıza ulaşabilirsiniz.
Mide Küçültme Ameliyatları Sonrasında Ne Kadar Kilo Verilir?
Mide küçültme ameliyatları sonrasında kaç kilo kaybedileceği kişiden kişiye değişebilir ve birçok faktöre bağlıdır. Bu faktörler arasında ameliyatın türü, kişinin başlangıç ağırlığı, yaş, cinsiyet, yaşam tarzı, diyet alışkanlıkları ve fiziksel aktivite düzeyi gibi etkenler bulunur. Ancak genel olarak, mide küçültme ameliyatları sonrasında kişilerin önemli miktarda kilo kaybı yaşadığı gözlemlenir.
Ameliyat sonrasında gelen ilk bir yıl içinde kişiler maksimum kilo kaybını yaşar. İlk 6 ay içerisinde kilo kaybı maksimum düzeyde olurken bir yıla yaklaşırken kilo kaybetme hızı yavaşlar. Bir yılın sonunda genellikle kişiler başlangıç ağırlığının yaklaşık olarak %50 ila 70’i kadarını verebilirler.
Roux-en-Y Gastric Bypass gibi daha karmaşık mide küçültme ameliyatları genellikle daha fazla kilo kaybı sağlar. Bu ameliyatlar sonrası, kişiler genellikle ameliyat sonrası ilk yıl içinde başlangıç ağırlıklarının yüzde 60 ila 80’i kadar kilo kaybı yaşarlar.
Kilo kaybı, ameliyat sonrası dönemin yanı sıra kişinin yaşam tarzı ve diyet alışkanlıklarını sürdürmesine bağlıdır. Ameliyat sonrası beslenme ve egzersiz kurallarına uyum, kilo kaybını etkileyebilir. Ayrıca, ameliyat sonrası dönemdeki doktor takibi ve psikolojik destek de önemlidir.
Ameliyat Sonrasında İyileşme Süreci Nasıldır?
Ameliyat sonrası iyileşme süreci, kişinin ameliyat türüne, cerrahi tekniklere, kişisel sağlık durumuna ve cerrahi sonrası bakımına bağlı olarak değişebilir. Mide küçültme ameliyatları sonrasında hastalar birkaç gün boyunca hastanede kalır. Ameliyat sonrasındaki takipleri sağlamak ve komplikasyon riskini önlemek adına hastanede kalış süresi değişkenlik gösterebilir.
Mide küçültme ameliyatları sonrasında doktorun önerileri kapsamında ve bir diyetisyen takibinde beslenmek oldukça önemlidir. Ameliyat sonrasındaki ilk birkaç gün boyunca hastalar sadece sıvı gıda tüketir. Sıvı diyet; mide iyileşmesini desteklemede, şişkinlik veya komplikasyon riskini azaltmak için önemlidir. Yaklaşık ilk 10 gün ardından kişiler yavaş bir şekilde yumuşak katı gıdalara geçer. Yemek miktarının oldukça sınırlı olduğu bu dönemde sebze püreleri, et suları veya meyve püreleri tüketilir. Daha sonrasında ise diyetisyen kontrolünde yemek planlamaları yapılır. Normal katı gıdaya geçiş kısmında da öncelik verilen besin gruplarının hastanın mevcut sağlık durumuna göre şekillenmesi gerekebilir.
Hasta, ameliyat sonrası dönemde yavaşça fiziksel aktiviteye başlayabilir. Cerrahi sonrası ağrı ve rahatsızlık nedeniyle egzersiz başlangıçta sınırlı olabilir, ancak zaman içinde doktora danışılarak arttırılabilir.
Mide Küçültme Ameliyatlarının Riskleri Nelerdir?
Ameliyatlar potansiyel risklere sahiptir. Tercih edilen ameliyatın türüne göre karşılaşılabilecek olan komplikasyon miktarı değişkenlik gösterir. Roux-en-Y Gastric Bypass veya Biliopankreatik Diversiyon (BPD) ve BPD/DS gibi ameliyatlar tüp mide ameliyatlarına göre daha yüksek riske sahiptir.
Mide küçültme ameliyatları sonrasında; ameliyat yerinde enfeksiyon oluşması, tromboz veya emboli gelişimi, mide yaralanması, mide ve bağırsaklar arasında sızıntı gerçekleşmesi, reflü veya gastrit reflü hastalığı gelişimi gibi riskler yer alabilir.
Ameliyat öncesinde ve sonrasında, doktorunuzun önerdiği talimatları takip etmek ve düzenli doktor kontrolüne gitmek komplikasyon gelişme riskini azaltabilir.